Tanışma, flört, söz, nişan süreçlerinde her şey mükemmel giderken, büyük güne hazırlık süreci geldiğinde ne yazık ki bazen ilişkiler yıpranır. Bitmeyen listelere odaklanmak ilişkinizi ihmal etmenize neden olabilir. Zaman bakımından daha kısa olan bu süreçte bu denli yıpranmak; “Evlilikte çıkacak zorluklarla baş edebilecek miyim? Sorusunu da beraberinde getir. Dikkat ederseniz çevremiz, bu süreci atlatamayıp ilişkisine son veren ve evlilik kararından vazgeçen kişilerle dolu.
Şunu söylemeliyiz ki ilişkiniz hangi aşamada olursa olsun geliştirmek için asla geç ya da erken değildir. Uzmanlar tarafından önerilen 8 kural bu söylemi destekler nitelikte. Kesinlikle dikkate almanızı ve bir an önce hayata geçirmenizi şiddetle tavsiye ederiz. Peki ya 8 kural ne mi? Gelin hep birlikte inceleyelim.
Sıkça İletişim Kurun!
Uzmanların söylemlerinden biri, “ İletişim sağlıklı bir evlilik alışkanlığıdır.” Eşinizle konuşmanız bunu sıklıkla yaptığınız zaman ilişkinizi olumlu yönde etkiler. Birbirinizle olan iletişiminiz koptuğunda başlangıçta ele alınmadığı takdirde tam anlamıyla sorunlara yol açabilecek, potansiyel olarak büyüyebilecek ve can sıkıcı tohumlar ortaya çıkarabilecek. İlişkiniz hakkında ne hissettiğinizi, olaylar hakkında fikirlerinizi ya da ilişkinizi kontrol edebilmek için birbirinize yapacağınız tavsiyeleri sıklıkla dile getirmelisiniz. Bunu mutlaka bir öncelik haline getirdiğinizde kötü tohumlar filize dönüşmeden ilişkinizi bulanıklıktan uzaklaştırmış olacaksınız.
Eşinizi Dinleyin!
Bazen sadece dinleyin. Günlük hayatı ile ilgili sorunlarını, ruh halini yansıtacak cümlelerini ya da mutluluklarını. Sadece dinleyin. Yanında olduğunuzu ve isterse ona yardımcı olabileceğinizi hissettirin.
Çokça Gülün!
Bir diğer uzmanımız ise bakın ne diyor? “Ekşi bir anı küçük bir mizahla eğlenceli bir ana dönüştürmek, size geri adım atıp sohbeti başka bir açıdan görüntüleme fırsatı sunar. Yaşam boyu hatıraları birlikte inşa et, küçük şeyleri terletme ve hepsinden önemlisi diğerleriyle kıyaslama!” O kadar güzel bir anlatım ki üzerine söylenecek pek bir şey yok aslında. Bu söz sağlıklı bir evliliğin anahtarı. Yanınızdan hiç ayırmayın.
Her Selamlaşmanızda Birbirinizi Öpün ve Sarılın!
Bir uzmanımız da “Bir kez dokunursanız, daha fazla dokunmak isteyebilirsiniz, ancak dokunma alışkanlığından çıktığınızda, bazen dokunma bariyerini tekrar kırmak zor olabilir ve fiziksel ve duygusal açıdan uzaklaşmaya başlayabilirsiniz” diyor. Oldukça etkileyici değil mi? O zaman her sabah ayrılırken, eve döndüğünüzde ya da her karşılaşmanızda selamlaşma şekliniz öperek ya da sarılarak olsun ve bunu kendinizde bir alışkanlık haline getirin.
Senin Kim Olduğunu Biliyorum!
Kulağa oldukça basit gelse de anlamı aslında biraz daha derin. Birey olarak ne düşündüğün, neyi temsil ettiğin, temel değerlerin ve bunları nasıl güçlendireceğin konusunda bilinçli olmak sizi en iyi ve en özel benlik olma hedefinde tutar. Temel değerlerinizin farkında olmak ve bunlara sahip çıkmak evliliğinizde kendinize güvenmeniz anlamına gelir.
İlişkinin Dışında Bir Yaşam Sür!
Bireysellik, başarılı bir ortaklığın en önemli bileşenlerinden biri. Evet, doğru duydunuz. Bir hobi, bir yan iş, gönüllülük gibi sadece size ilham veren ve kendinize ait etkinlikler yapın. Bireyselliğinizi korumuyorsanız bu sizi dinamik bir kişi olmaktan alıkoyar. Bu da ilişkinizde ilgiyi kaybetmeye neden olur.
Birbirinize Sürprizler Yapın!
İlişkiyi canlı tutan kurallardan biri de zaman zaman birbirinize yapacağınız sürprizlerdir. Büyük ve pahalı hediyeler yerine sıkça yapacağınız küçük sürprizler ilişkinizin heyecanını koruyacaktır.
İyi Eğlenceler!
Ne olursa olsun birlikte eğlenmek için kendinize fırsatlar yaratın. Ömrünüzden zaman eksilirken, siz kahkahalarınızın ve eğlencelerinizin süresini uzatın. Bunu başardığınızda daima gülen olumlu bir çift olmak için hak kazanacaksınız.