Yaşa Göre İdeal Kilo Hesaplama

Diyetisyen Ceren Zengin

YAŞA GÖRE İDEAL KİLO HESAPLAMA

İdeal kilo bireylerin yaşına göre fiziken sağlıklı sayıldığı vücut ağırlığıdır. İdeal kilo kişinin yaş, cinsiyet, boy uzunluğu, fiziksel aktivite seviyesi, düzenli spor gibi faktörlere bağlı olarak değişkenlik gösterir. İdeal kiloyu basitçe hesaplama için kullanılan ölçek beden kütle indeksidir. Ağırlığın metre cinsinden boyun karesine bölünmesiyle bulunur. Bu ölçeğe göre beden kütle indeksi 19-24.9 kg/m2 aralığı normal, 25-29.9 kg/m2 hafif kilolu, 30-34.9 kg/m2 1. derece obez, 35-39.9 kg/m2 2. derece obez, 40 kg/m2 üzeri morbid obez birey olarak tanımlanır.

Bu sınıflama yaş gruplarına göre farklılık gösterebilir. Büyüme ve gelişme, adölesanlık, gebelik ve emzirme dönemlerinde bize doğru sonuç vermeyebilir. Bu sınıflama değerlerinde zamanla yaş ilerledikçe 2 basamak oynama yapılmalıdır. 65 yaşındaki bir kişi için 27 kg/m2 beden kütle indeksi normal sayılmalıdır.

Kişinin ideal ve sağlıklı kiloda olduğunu tek başına beden kütle indeksine bakarak karar vermemiz doğru olmaz. Beden kütle indeksi dışında vücut yağ analizi, bel ve kalça ölçümü de bize yardımcı olur.

Bel çevresi kadınlarda 80 santimetre erkeklerde 100 santimetreden fazla olmaması önerilmektedir. Amerika Birleşik Devletleri’nde bel çevresi ölçümü erkeklerde 102 cm kadınlarda 88 cm üstü obezite olarak sınıflandırılırken, Avrupa toplumlarında bel çevresi ölçümü kadınlarda 80 cm erkeklerde 90 cm üstü obez olarak sınıflandırılmaktadır.

İdeal kilo hesaplamadaki parametrelere baktığımız zaman tek başına bir ölçümle karar vermekten ziyade en doğrusu vücut yağ analizi yapıldıktan sonra vücut tipine ölçümlere göre ideal kilonun belirlenmesidir.

Vücut analiz cihazlarında yapılan ölçüm sonucu vücuttaki toplam yağ miktarı da bizim için önemlidir. Kadınlarda %20-29 normal, erkeklerde %10-19 arası normal değerlerdir. Vücut yağ analizi sonucunda toplam yağ miktarı kadar bu yağın hangi bölgelerde dağılım gösterdiği de önem taşımaktadır. Özellikle karın çevresinde toplanan yağlar insülin direnci, diyabet, kalp damar hastalıkları, metabolik sendrom gibi hastalıkların oluşma riskini arttırmaktadır. Bu risklerden uzak kalmak için beslenme alışkanlıklarına dikkat edilmeli, ihtiyaç dahilinde mutlaka diyetisyen desteği alınmalı ve doğru beslenme ile birçok hastalığında önüne geçebileceğimiz unutulmamalıdır.