SATÜRN-KOVA GEÇİŞİ
Merhaba değerli dostlar;
Yazıma başlarken bir konuya özellikle değinmek istiyorum. Astroloji; bir sembol bilimidir, kehanet sanatı değil. Gezegenleri, burçları ve sabit yıldızları ne kadar iyi tanıyabilirsek bu dili o kadar iyi konuşabiliriz. Astrolojide, gezegen geçişlerinin olumlu olduğu kadar olumsuz tarafları da vardır. Fakat genel olarak, astrolojinin bize anlatmak istediklerine odaklanmalıyız.
Astrolojiyi kendisine yol haritası görmüş insanlar için felaket senaryolarının getirdiği açıklamaların nasıl bir etki yaratacağını iyi hesap etmeliyiz. Bu, insanlar üzerinde olumsuz kodlamalar oluşturarak, görmeleri gerekenleri görememelerine sebep olacaktır. Bu yüzden gezegen geçişlerinin olası olumsuz taraflarının çok derinine değinmekten kaçınmayı tercih ettiğimi özellikle belirtmek istiyorum.
Şimdi gelelim Satürn'ün 17 Aralık'tan 7 Mart 2023' teki geçişine.
2,5 yıl boyunca Kova Çağı fragmanı yaşayacağız arkadaşlar. 2023'te Plüton'un Kova burcuna geçmesiyle birlikte asıl Kova Çağı başlayacak.
Öncelikle Satürn'ü tanıyalım. Satürn; soğuk ve kuru bir gezegendir. Yedi tane halkası olup bu halkaların içi buzlarla kaplıdır ve oldukça yavaş ilerler. Günde 0 derece ve 7 dakika ilerler. Yoğunluğu düşük ve çekim gücü düşük bir gezegendir. Zodyak'taki döngüsünü 29,5 yılda tamamlar. Her burçta 2,5 yıl kalır ve haritamızda düştüğü eve göre hayat sınavlarımız oluşur. Geri hareketi ise 2,5 yılda 5- 5,5 ay kadar sürer. 30 yaşımızda Satürn döngüsü tamamlanmış oluyor. Satürn'ün; sınırlama, kısıtlama, test etme, yoğun çaba gösterme ve sorumluluk alma enerjisi vardır. Aynı zamanda, olayları zamana yayarak öğretici etkisi... Sınavı geçerseniz ödülü kalıcıdır. Ancak geçemezseniz, geçtiği hayat alanından ağır dersler alırsınız. Fakat Jübiter de Kova burcunda olacağı için aynı zamanda bize fırsatlar oluşturacak. Kova; bağımsızlık, özgürlük, teknoloji, hava taşımacılığı, uzay, bilim, bireysel haklar, kitlesel konular, radikal gruplar, eşitlik, isyanlar ve kolektifin hayrına yapılan çalışmalar demektir. Farklı gezegenleri ve gezegenlerdeki yaşam konularını ilerleyen dönemlerde çok daha konuşur halde olacağız.
Pandeminin başladığı zaman Satürn-Plüto kavuşumu vardı. Bu ikilinin buluşması savaş ve salgın hastalıklar ile genel yıkım demektir. Tam anlamıyla bir ekonomik savaş başladı. Aslında ilk kısıtlama yapıldığı tarihlerde Satürn, geçici süreliğine Oğlak burcundan Kova burcuna geçmişti. Yani özgürlüğümüz kısıtlanmıştı. Bunu, bir filmin fragmanı gibi düşünebilirsiniz. Satürn şimdi 2,5 yıl boyunca Kova burcunda kalacak ve yukarıda bahsettiğim kova konularında sınanacağız.
Durumu, sıradan bir Kova burcuna geçiş olarak değerlendirmek çok basit kalır. Nihayetinde, Ortaçağ'dan bu yana aynı burçta Jüpiter ile kavuşmayan bir Satürn var. 21 Aralık2020 itibariyle 'devrim yılı' dersek çok doğru olur. Aslında bu döngünün 12 Ocak'ta başladığını ifade etmek çok daha net olur. Teknolojinin çok hızlı geliştiği bir zaman olacak. Bu, her şekilde iyi olduğunu anlatmaz elbette. Atom bombasının geliştirilip kitlesel imha silahı olarak kullanılması gibi. Örneğin, robotların, yapay zekaların geliştirilmesi avantaj sağlamakla birlikte kitlesel anlamda radikal gruplar tarafından kötüye kullanma potansiyeli de içerir. İnsan hakları çok ön planda olacak ve çeşitli hak arayışlarında büyük çapta protestolar başgösterebilecek. Var olan sistemler zaten bu yıl yıkılmaya başladı ve akabinde bu sisteme direnenlere karşı büyük direnişler gelişecek. Ve 2,5 yıl sonra Plüton'un da Kova burcuna geçmesiyle birlikte eski liderlerin gidebileceğini, yeni hümanist liderlerin ortaya çıkabileceğini göreceğiz. Bu konularda bazı kargaşalar ve suikast gibi konulara da şahit olabiliriz.Yaşam biçimimiz gerçekten çok değişecek. Salgın hastalıklar için her ne kadar toplumlar adına aşılar geliştirilse de çağ, 'salgın hastalıklar çağı' olarak sürecek ve bu durum, bilinçli bir şekilde yaşam biçimimize empoze edilecek. Aynı zamanda evlilik kavramı daha fazla sorgulanacak, insanlar bireysel yaşam daha çok tercih edebilecek. Hava çağı iyidir.Hümanistçe düşünenler çoğalacak.Otorite karşısında boyun eğmenin dönemi bitiyor artık.Otorite halk ve bilim karşısında boyun eğecek.Dünya toplumun istekleri doğrultusunda yönetilmeye başlanacak.
Aslında anlatabileceğim daha birçok etki var. Ancak yazımı daha da uzun tutmamak adına burada tamamlamak
istiyorum. Satürn'ün hayat alanlarımıza yansımalarından Aralık ayı burç yorumlarında biraz bahsetmiştim. Unutmayalım ki sadece Satürn değil hayatın kendisi bir sınav. Bizler de kendimizi tamamlamak için varız. Yapmamız gereken; sağduyulu ve sorumluluk sahibi bireyler olmak.